Karma Kullanımlı Projelerde Perakende Alanlarının Rolü

Geride bıraktığımız pandemi sürecinden sonra değişime uğrayan birçok sektör gibi gayrimenkul ve perakende sektörü de bir değişim sürecine girdi. Değişen ve dönüşen tüketici beklenti ve beğenileri gayrimenkul yatırım alanlarına da yansıdı. Dijitalleşen dünyanın bizlere bıraktığı uzaktan çalışma ve uzaktan eğitim gibi faktörler sonucunda insanlar; ofislere, kafe- restoranlara ve mağazalara yakın yerlerde yaşamayı tercih etmeye başladılar. Dolayısıyla son on yıldır yükselişte olan karma kullanım projeleri de, tüketici ihtiyaçlarını karşılayan bir noktada yerlerini almaya devam ettiler. 

Dijitalleşme ve pandeminin değişime sürüklediği bir diğer alan ise şüphesiz ki alışveriş merkezleri oldu. Günümüzde avmler, özellikle yeni neslin buluşma noktası olarak seçtiği, ziyaretçilerin alışveriş yapmanın ötesinde deneyim odaklı aktiviteleri tercih ettiği sosyalleşme alanları olarak yer alıyor. Bundan ötürü deneyimsel mağazalar daha çekici hale geldi. Buna bağlı olarak gastronomi ünitelerinin ve eğlence alanlarının ziyaretçiler nezninde çok daha fazla önem arz ettiğiniz söyleyebilir duruma geldik. Karma kullanımlı alanların bu noktada, avmlere tüketici taleplerini karşılayan bir deneyim alanı oluşturmanın yanında, sürdürülebilir olması açısından bütünleyici ve sürükleyici bir yaklaşım sergilemesi gerekiyor. Dönüşüm sürecine adapte olarak kendini yenileyen avmler de mevcut olan popülasyonlarını artırıp ve kendilerini yeniden keşfetmeye başladılar. 

Karma kullanımlarda faydaların karşılıklı olduğunu söyleyebiliriz. Örneğin; altında perakende üniteleri olan residence ve ofis projeleri daha değerli hale geldi; çünkü ziyaretçiler her işlerini daha az zaman harcayarak, trafiğe girmeden, yaşarken ya da çalışırken çözebiliyorlar. Dolayısı ile toplu yatırım değeri de artıyor. Bugünün dünyasında, projelerin içerisinde her bir perakende ünitesinden az adette de olsa da mutlaka yer alması gerekliliği ön plana çıkıyor. 

Günümüzde içerisinde konutların, ofislerin, mağazaların, spor merkezleri gibi alanların bulunduğu karma kullanımlı projeler, büyük bir ivme kazanarak hayata geçiriliyor. “Şehir içinde şehir” olarak adlandırılan bu yapılar, bulunduğu alan içerisinde kendine ait bir yaşam ve deneyim alanı oluşturuyor. Sektöre büyük bir potansiyel sunan karma projelerin, hem ekonomik hem de sosyal bakımdan büyük bir payını perakende ve deneyim alanları oluşturuyor.

 Biz de VS Partners olarak tüketici ihtiyaçlarını ön plana alarak karma kullanımlı projelere imza atıyoruz. Biz bu tarz projelerin hem şehre hem de bulunduğu bölgeye değer katacağına inanıyoruz. Şirket mottosu olarak sahiplendiğimiz değer yönetimini doğru yapabilmek için hedeflenen bölgede, hedef kitleye uygun, ihtiyaca yönelik, hangi üniteden ne kadar olması gerektiğini belirleyerek, projeyi en yüksek değere ulaştırmayı ve bu değeri en iyi şekilde yönetmeyi hedefliyoruz. 

Bir karma kullanımlı proje için başarı ve sürdürülebilirliğin, perakende ve deneyim alanlarından geçtiğini söylememiz mümkün. Doğru planlanmış ve çeşitlendirilmiş perakende alanları, yaya trafiğini artırıp, sosyal etkileşimleri teşvik ederken; deneyim alanları ise projeye benzersiz bir çekicilik kazandırarak, ziyaretçilerin ilgisini sürekli kılıyor. Buna bağlı olarak gayrimenkul geliştiricileri ve şehir planlamacıları, karma kullanımlı projelerde perakende ve deneyim alanlarının entegrasyonuna özen göstermeli ve bu alanların projeye kattığı değeri maksimize etmek için yenilikçi çözümler üretmelidir. 

Uzun yıllardır koruduğumuz pazar lideri konumumuz sebebi ciddi bir veri birikimine sahip olmamız, projeler için en verimli olabilecek, en doğru yönlendirmeleri yapmamızı sağlıyor. “Gayrimenkulde Değer Yönetimi Devri Başlıyor” başlığı altında başlattığımız hareketi, karma kullanımlı projelerin geliştirme süreçlerine destek olarak devam ettirmeyi hedefliyoruz.