Perakendenin dönüşümünde başrol : Markalar

Yeni dünya yeni bir tüketici modeli ve tüketim kültürü yarattı. Tüketici artık finansal kaynaklar açısından daha seçici ve dikkatli, dijital teknoloji kullanımında daha cesur ve vizyoner… Hızla değişen istek ve ihtiyaçlara cevap verebilmek için markaların tümü kendi içerisinde bir değişim ve dönüşüme girdi. Değişen mağaza özellikleri, fiyatlandırma politikaları ve müşteri servis politikaları ziyaretçiler için tercih yapma kriterleri arasında öncelik kazandı. Markalar buna bir masraf gözüyle değil, yatırım gözüyle bakmaya başladılar. Değişim ve dönüşüme direnen markalar bile, dünyayı etkisi altına alan pandemi sebebi ile daha hızlı aksiyon almak durumunda kaldılar. Mağazalarda belli ürünlerin denenmesinin kısıtlı hale getirilmesi kaybedilen kullanıcı deneyiminin yeniden kazandırılması için temassız işlemlerin tümü hayatımızda büyük önem kazandı. Artık mağaza içerisinde daha fazla alışveriş olsun diye daha uzun süre ile tutmak istediğimiz müşterinin sağlığını da gözeterek hareket ediyoruz. Kozmetik sektörü kuşkusuz ki bu süreçte mağazacılık anlamında en çok yara alan sektörlerden biri oldu. Hızlı ve kritik kararlar almak zorunda kaldılar. Online alışveriş günü belli bir süre kurtarmış olsada, ürünü deneyimlemeye olanak sağlayamadı. Belli markalar salgın sürecinde, mağazalarına yerleştirdikleri augmented reality teknolojisi ile, güvenli bir şekilde kozmetik alışverişi yapmak isteyen kullanıcılara ürünü temassız bir şekilde yüzlerinde görüp deneyimleme imkanı sunup bunu alışverişe döndürebildiler. Bir diğer güzel örnek de ürünü mağazaya gelip deneme kaygısı olan tüketiciler için geliştirildi. Markalar hedef kitlelerine uygun modeller seçerek özel anlaşmalar yapıp gördüğü kıyafetin üzerinde nasıl duracağını influencerlar aracılığı ile gösterebiliyor. Böylece tüketici mağazaya gelip ürünü hiç denemeden temassız ödeme yapıp işini hızlıca bitirebiliyor. Online alışverişe olan ilginin pandemi süreci ile birlikte artması ile kapanan mağazalarını 3D sanal gezinme deneyimine uygun olarak düzenleyen markalar bile müşterisini mağaza deneyiminden uzaklaştırmamaya çalışıyor. Bunun temelinde yatan mantık tüketicilerin mağazalarda vakit geçirmeyi özlemiş olmalarından kaynaklanıyor. Evden çıkmak, nefes almak, farklı bir ortama girmek, ürüne dokunmak, denemek, tatmak, koklamakla ilgili ciddi bir özlem var… Tüketici davranışlarına göre yenilemek, yenilenmek ve dönüşmek zorundayız. Bu geçişin zamana yayılarak ve yumuşak yapılması gerekir. Müşteriye kendisini özel ve ayrıcalıklı hissetirmenin yanında güvende ve değerli hissettirmek de artık başarı kriterlerinin temellerini oluşturuyor. Yönetim ve kiralama hizmeti verdiğimiz alışveriş merkezlerinde biz bu gerçeği düşünerek hareket edip kendimizi sürekli yeni, genç ve dinamik tutuyoruz. Açık hava alanları daha doğru değerlendirilip ön plana çıkartılmaya başlandı. Ortaya koyduğunuz farkla doğru orantılı biçimde başarılı olabilirsiniz. Yenilik daima bir çekim gücü olmaya devam edecek. Online alışverişin gücünü doğru kullanıp mağazacılık ile sinerji içerisinde hareket edilmesini hedefliyoruz. 2021 yılı için beklentimiz, özlediğimiz günlere yeni normellere uyum göstererek kavuşabilmek olacak…