Franchise Modeli ve Kâr Amacı Gütmeyen Bileşenler
Başarılı franchising işletmeleri ile kar amacı gütmeyen kuruluşlar arasındaki sistem benzerlikleri, ölçeklendirmeye yardımcı olacak fikir geliştirmeye çalıştığımız bugünlerde, kapasite değerlendirme ve araç arayışlarımıza vizyoner bir yanıt oluşturabilir. Tutkulu olan bir kurucuya, ihtiyaç tespiti konusunda başarılı araştırma sistemlerine, fon toplama çalışmalarına, sorunlar karşısında farkındalık yaratma çabasına ve zorluklar karşısında ani çözümler geliştirme başarısına sahip olan kar amacı gütmeyen kuruluşların, franchise işletmelere örnek teşkil edebilecek pek çok özelliği olduğu görmek pek de güç değil.
Örnek Teşkil Eden Standart Strateji Hataları
Pek çok kar amacı gütmeyen oluşum tutkulu şekilde varlığını ve emeğini ortaya koyan üye ya da destekçilere sahip olsa da büyük yüzdeyle potansiyelini yansıtamamakta, fikir ve amaç ne kadar ideal ve çekici olsa da erişim alanları son derece sınırlı kalmaktadır. Bu olumsuzluğun temelinde kurucuların finansman olmaksızın tam gelişmemiş bir çalışma modeline güvenerek yola çıkması yer almakta, organizasyonlar büyüse de kuruluş ve büyüme aşamalarında idari kararlar güçlü bir destek ekibi olmadan alınmaktadır.
Franchise markalarının birçoğundan dinlemeye alışkın olduğumuz bu standart haritalar, önümüzdeki yıla ilişkin tahminlere bakıldığında neden işletmelerin yalnızca %16’sının 10 sene içinde 100 birim büyüme barajını aşabileceğinin söylendiğini açıklar nitelikte. Her yıl, yaklaşık 300 yeni franchise konsepti ortaya çıkmakta, kurucuların kararlılığı ve heyecanı ilk adımları atmak için yeterli olsa da belirtilen nedenlerden dolayı düzlüğe çıkmak maalesef güç bir hal almaktadır.
Başarılı kar amacı gütmeyen kuruluşlar ve başarılı franchise işletmeler arasındaki paralelliklerden yola çıkarak araçlar, modellemeler ve uygulamalar konusunda örnekler bulmak mümkün olmakta, yeteneğin iş modeli netliği ile desteklenmesi gerekliliği, sorun çözmede iş süreçlerine dağıtılan taktiklere başvurulmasının önemi, kontrollü büyüme hızı kadar finansmanların ve yatırımların geri dönüş yüzdelerine dikkat etme gerekliliği gibi pek çok konu, bu benzerlikle birlikte yeniden gündeme gelmelidir.
Yüzlerce franchise sisteminin başarıyla kullandığı bu onlarca yıllık öğrenme ve araçları neden kar amacı gütmeyen alana uygulamayasınız? Franchise For Good fikri burada hayat buldu. Kâr amacı gütmeyen kuruluşları sosyal fayda için ölçeklendirmek istiyoruz, bu nedenle 501 (c) (3) başlattık ve misyonumuza başladık.
Kâr Amacı Gütmeyen Kuruluşlara İlişkin İpuçları
En iyi franchising uygulamalarının sosyal faydayı etkin şekilde uyarlayabileceği üç alan vardır; ilki franchisorların farklı düşünmelerine ve sosyal etki için yeni modeller düşünmelerine yardımcı olmak, ikincisi büyük sivil toplum kuruluşlarına ölçeklendirme aşamasında yardım etme, diğeri ise küçük kâr amacı gütmeyen kuruluşlara, kurulurlarken temel ticari konularda yardımcı olmaktır.
Günümüzde pek çok şirket elde ettiği kazancın kayda değer kısmını çevre ve toplum faydasına olumlu hizmetler veren kuruluşlarla paylaşmakta, ancak bu paylaşımları şirketin değerleriyle uyumlu bir misyondan ilham alan isimlerle paylaşmak, ek motivasyon kaynakları oluşturmada önem taşımaktadır. Ekibinizin, bir markanın veya sivil toplum kuruluşunun büyümesinde danışmanlık ve işbirliği yapmanın ötesinde ne kadar deneyimi olduğunu, kâr amacı gütmeyen kuruluşların tam potansiyeline ulaşmasına yardımcı olan eğitim ve arşivlerin size nasıl varlıklar kazandıracağını ve inşaat, iş planlaması, finans, idare, eğitim ve pazarlama gibi hangi işlevsel konularda kaynak boşluklarınızı kapatmak için kâr amacı olmayan kuruluşlardan yararlanabileceğinizi sorduğunuzda, aldığınız cevap tabloyu netleştirecektir.