Ürünümüz Bizim İmzamızdır

Yaptığımız her işte her zaman en üst kalite düzeyini hedef alıyoruz Markanızın hikayesini kısaca anlatır mısınız?  Giovane Gentile olarak kuruluşumuz 1984 yılına dayanıyor. Beşiktaş’ta 9 m²’lik küçük bir mağazada serüvenimize başladık. 2001 yılında İtalya’nın önemli markalarından Giovane Gentile markasının tüm haklarını satın alarak yurt içi ve yurt dışı müşterilerimizle buluşturduk. 2005 yılında Giovane Gentile markasına entegre Giovane G. Designers markasını da üretime katarak tüm erkek trendlerini tek çatı altında mağazalarımızda birleştirdik. Amerika, Avrupa, Asya ve Afrika da birçok konsept mağaza dışında aynı zamanda yüzlerce corner mağazalarda koleksiyonlarımızı tüketicilerle buluşturuyoruz. Müşteri odaklı hizmet anlayışını benimseyerek kendi özgün tasarımlarımızı üretip uzman tasarımcılarla çalışmalarımızı sürdürüyoruz. AVM’lerde büyüme konusunda ne düşünüyorsunuz? Neden AVM’leri tercih ediyorsunuz?   AVM’lerin markalara, markaların da AVM’lere olan ihtiyacı tartışılmaz bir konu. Şu an Türkiye genelinde 33 mağazamız var. Bunların 21’i AVM’lerde yer alıyor. Konuya Giovane Gentile olarak yaklaşacak olursak; ticari yaklaşımımız gereği AVM’lerle ilerlemenin bu dönemde bizim için çok önem teşkil ettiğini söyleyebiliriz. AVM’leri tercih etmemizin başlıca sebebi ise tüketicilerin alışveriş yaparken uğradığı ilk adres olması. Marka sadakati oluşturmak için öncelikle markanın sizi tanıyor ve logonuzu biliyor olması lazım. Bu nedenle AVM’ler markaların tanınmasında stratejik öneme sahip. Büyümeye yeni başlamış bir marka olarak AVM’lerin size destekleri oluyor mu?  AVM’lerin nerdeyse tamamı yabancı döviz cinsinden kira sözleşmeli. Bazı AVM’ler sabit kur uyguluyor. Bu da pazarlık sonucunda değil, AVM’lerin belirlediği kur üzerinden yapılıyor.  AVM’lerin kira maliyet artışları ile ilgili bireysel görüşmelerimizle bir noktaya varmaya çalışsak da optimum seviyelere ulaştırılması için markaların birlikte hareket etmesi gerekli. Bu konuda BMD baskısı şu an için gündemde ve devam etmesi durumunda da olumlu sonuçlara ulaşmayı umuyoruz. Markanızı büyütmek adına neler yapıyorsunuz?  Yaptığımız her işte, ürettiğimiz her üründe ve sunduğumuz her hizmette her zaman en üst kalite düzeyini hedef alıyoruz. Müşterilerimiz ise kalite anlayışımızın odak noktasına koyuyoruz. “Ürünümüz bizim imzamızdır” felsefesini üretimden yönetime tüm birimlerde uygulamaya çalışıyoruz. Kurulduğumuz günden itibaren bilim ve teknolojideki gelişmeleri yakından takip ediyor ve koleksiyonlarımızda son moda eğilimlerine uygun, katma değeri yüksek fonksiyonel kumaşları tercih ediyoruz. Bunun yansıra 2015 yılsonu itibari ile 2.700 m² olan satış alanımızı iki yıl içinde yüzde 100’ün üzerinde arttırarak 6.000 m²’ye ulaştırdık. Tüm bunların yansıra ise 2018 yılının son çeyreğinde başlattığımız Turquality projesini başarılı bir şekilde gerçekleştirmek en öncelikli hedefimiz olduğunu söyleyebiliriz. Hedeflerimizin kalan kısmı için, yatırım yapmadan önce, tekrar fizibiliteleri gözden geçirme kararı alarak markamızı büyütme noktasında çalışmalarımıza tam gaz devam ediyoruz. Organize perakendenin içerisine giren bir marka olarak planlarınızdan ve gelecek hedeflerinizden bahseder misiniz?  Yurt dışında 5 yılda 65 mağaza açma hedefimiz var. 2019 yılında 25 mevcut mağazamıza 15 yeni concept mağaza ekleyerek, yurt dışındaki mağaza sayımızı yılsonunda 40’a çıkartmayı hedefliyoruz. Hedefimiz ‘yerli ve milli üretim’ prensibiyle 2019’da yıllık ciromuzu yüzde 50 büyütmek. Yurt içindeki büyümeyi hemen hemen tamamlamış bulunuyoruz. Önümüzdeki dönem 4-5 mağaza daha açma hedefimiz var.