Genel
Tatlıses Gıda Ona Emanet


20 Eylül 2017
Tatlıses Gıda genel koordinatörü Özlem POLAT, dergimize verdiği röportajda gıda sektöründen bahsetti, görüş ve deneyimlerinden bahsetti. Markanın Avrupa’da şubeleşmesi ve karşılaştıkları ilgi hakkında konuştu.
Özlem Hanım, öncelikle kısaca sizi tanımak isteriz. Sonrasında ise İbrahim Bey ile nasıl çalışmaya başladınız, bu süreçten bize biraz bahsedebilir misiniz?
Tatlıses gıda genel koordinatörü görevindeyim. On yedi yıldır Sayın İbrahim Tatlıses ile çalışıyorum. Tatlıses Çiğ Köftenin 2011 yılında kurulmasıyla şu anki görevimi üstlendim.
Kariyerinizde böylesine büyük bir ismin adını ve güvenini temsil ederek çalışmak size daha büyük bir yük yüklemiş olmalı. Hiç bunun zorluğunu yaşadınız mı?
Patronumuz da firmalarımız da dünya çapında tanınmış markalar. Elbette ki sorumluluğumuz çok büyük. Ama İbrahim Bey’in harika bir patron olduğunu söyleyebilirim. Patrondan ziyade artık babamız gibi. Her zaman işin başında, işin içinde olan çok mütevazı bir isim. O yüzden ben ve iş arkadaşlarım çok şanslıyız. Tabi ki zorluklar yaşadık. Fakat İbrahim Bey her daim yanımızda olduğu için kısa sürede üstesinden gelebildik.2000’li yıllarda yükselişe başlayan çiğ köfte sektöründe adı sayılan isimlerden biri haline geldiniz. Bunda Tatlıses adının güvenilirliği iyi bir avantajdı. Fakat ismin ötesinde tadınızla da öne geçtiniz. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Sektöre başlarken ismimizin büyük bir avantaj sağlayacağının farkındaydık. Fakat hangi isimi kullanırsanız kullanın, eğer isme uygun hizmet veremiyorsanız bunun bir anlamı yok. İbrahim Beyin ‘Ben yemediğimi, yedirmem’ sözü bizim için ışık oldu diyebilirim. İsim avantajımızı kaliteli ve katkısız ürün, maksimum hizmet ile birleştirerek taçlandırmış olduk.Çiğ köftenin aslında etle yapıldığını ve çabuk bozulabilen bir gıda olduğunu bilen firmalardansınız. Buna rağmen tadı korumayı ve gün içinde bu kadar çok üretim yapmayı nasıl başarıyorsunuz?
Etli çiğ köfte yapıldığı an tüketilmesi gereken bir üründür. Aksi halde bakteri üretip gıda zehirlemelerine sebebiyet vermektedir. Bu yüzden etli çiğ köfte satışı, Avrupa birliği standartlarına uyum amacıyla 2008 yılında yasaklanmıştır. Biz ürünlerimizde yöresel ve mevsimsel hammadde tedarikini sağlayıp, üretimimizi gerçekleştiriyoruz. Herhangi bir katkı maddesi kullanmıyoruz.
Çiğ köfteden sonra kebap sektörüne de adım attınız. Bu konudaki planlarınızı öğrenebilir miyiz?
Aslında Tatlıses kebap restoranlarının başlangıcı 90’lı yıllara dayanmaktadır. İbrahim Bey’in sanatçı kimliğinden sonraki en büyük uğraşı gıda sektörüdür. Kendisi çok da iyi bir gurmedir. Tatlıses Kebap da çiğ köftenin yoğun talep görmesiyle beraber franchise sektörüne adım attı. Hali hazırda Tatlıses kebap, lahmacun, çiğ köfte ve europe konseptlerimizle hizmet vermeye devam ediyoruz.Avrupa’da açtığınız şubelerden aldığınız geri dönüşleri anlatır mısınız? Onlara ilginç gelebilecek bir lezzeti tanıttınız çünkü.
Avrupa’da şubeleşmemizin en büyük nedeni bölgeden gelen yoğun taleplerdi. Hem bölgede yaşayan gurbetçilerimizden, hem de Avrupalılardan oldukça olumlu ve güzel tepkiler almaya devam ediyoruz. Bu doğrultuda Avrupa’daki şubelerimizin sayısı gün geçtikçe artmaktadır.Şubelerinize ürün gönderimi yaparken kurduğunuz sistemi öğrenebilir miyiz?
Türkiye genelindeki bütün bayilerimize ürünlerimizi frigofrik araçlar ile soğuk zinciri kırmadan gönderiyoruz. Ürünlerin bayiye sevkiyatını sağlarken ürün teslim derecelerine kadar takip ediyoruz.Franchise standartlarınız belli bir eğitime ve oturmuş bir sisteme dayalı. Vermiş olduğunuz eğitimleri anlatır mısınız?
Franchise sistemlerinde eğitimlerden söz etmemek olmaz diye düşünüyorum. Ürün sunum ve muhafazaları, ürünü tanıma, gıdada hijyen ve temizlik, hizmet sektörü, reklam ve pazarlama, satış stratejileri, misafir yönetimi, şikayet ve karşılama gibi birçok alanda eğitimleri sık sık tekrarlıyoruz. Gönderdiğimiz yazılı ve görsel bilgi içeren dokümanlar ile bu eğitimleri destekliyoruz.Şu anda şirketinizin kebap ve çiğ köfte sektöründe büyümeyi hedeflediği bölgeler nereleridir?
İbrahim Bey, kebap restoranlarını franchise sistemine dâhil etmekten yana değil. Yatırımlarımızı Tatlıses Gıda bünyesinde yapmaya devam ediyoruz. Çiğ köfte ve lahmacun konseptlerimiz ile birlikte tüm Türkiye’de ve Avrupa’da franchise vermeye devam etmeyi, müşterilerimizin gözünde ve gönlünde yer etmiş olan güvenilir imajımızı korumayı hedefliyoruz.Franchise şartlarınız nelerdir? Ortalama ne kadar bir bütçeyle yatırım yapılmasını öneriyorsunuz?
Çiğ köfte ve lahmacun bayiliğinin yatırım maliyeti birbirinden farklılık göstermektedir. Çiğ köfte bayiliği küçük işletme olup yatırım bedeli 15.000 ile 20.000 TL arasında değişkenlik gösterirken, lahmacun bayiliğinde ise bu rakamlar ortalama olarak 200.000 ile 250.000 TL arasında değişmektedir. Maliyet, mağaza metre karesi ve iç dekorasyon durumuna göre belirlenmektedir. Her iki konsept içinde merkezi lokasyon, araç ve yaya trafiğine uygunluk önceliğimizdir.Şirketiniz diğer şirketlere göre daha büyük bir aile sıcaklığı ve güven ortamında bulunmakta. Bunun böyle olması size ve şirketinize elbette ki olumlu bir etki katıyordur. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?
Sanırım bu, patronumuz Sayın İbrahim Tatlıses’ten kaynaklı. Kendisi her zaman bize bir patron olarak değil, aile babası gibi davranır. Bu yüzden bünyemize kattığımız her bayi, ailenin bir parçasına dâhil olur. Yani biz bu sistemi büyük bir zincir olarak görüyoruz. Ekibimiz oldukça büyük ve geniş. Aile olmanın ve işimizi sahiplenmenin gururunu yaşıyoruz.İlginizi Çekebilir

TotalEnergies, Drama Endüstri ve Drama Kimya ile distribütörlük anlaşması imzaladı
Franchise Market Türkiye — 2025-03-28 09:58:00

Mondelez International Türkiye Ramazan Bayramı için 9 bin tonluk şeker üretti
Franchise Market Türkiye — 2025-03-28 15:11:00

Trendyol, Kayseri ve Konya'daki e-ihracatçı iş ortaklarıyla buluştu
Franchise Market Türkiye — 2025-03-30 12:05:00