Ara
Genel

‘Hayat devam ettiği sürece çalışmalarımız da sürecek’

Blog Image
Yazar: Franchise Market Türkiye 23 Mayıs 2020
Koronavirüs salgını başladığı günden itibaren aldığı önlemlerle halk sağlığını güvence altına alan Karabağlar Belediyesi, ilçenin çehresini ve kaderini değiştirip özellikle kadınlarla gençleri yaşamın içine katacak projelerini de tüm hızıyla sürdürüyor Koronavirüs salgınına karşı etkin ve sistemli bir mücadele yürüten Karabağlar Belediyesi,toplu yaşam ve kullanım alanlarının dezenfekte edilmesinden hijyen malzemesi üretimine, pazaryerlerindeki sosyal mesafe düzenlemelerinden ihtiyaç sahiplerine yardımlara kadar birçok başlıkta çalışmalar örnek çalışmalar yapıyor. Bir yandan da projeler tüm hızıyla devam ediyor. “Hayat devam ettiği sürece biz de yerel yönetim olarak çalışmalarımıza devam edeceğiz” diyen Karabağlar Belediye Başkanı Muhittin Selvitopu ile İzmir’in en kalabalık ikinci ilçesinin geleceğini değiştirecek projeleri konuştuk. Belediyeniz koronavirüs salgınına karşı ne gibi önlemler aldı. Nasıl bir mücadele yürütüyorsunuz? Maske üretimine başladık ve pazaryerlerinde sosyal mesafeyi koruyacak düzenlemeler yaptık. Ayrıca sahada çalışan arkadaşlarımızın sağlığını çok önemsiyoruz. Temizlik işleri girişine, şantiye girişine, ana binamızın girişine, sosyal hizmetler binamızın girişine dezenfektan kabini koyduk. Temizlik işlerinde daha farklı maskeler, eldivenler, günlük giysiler kullanılıyor. Belediye binasının dezenfekte edilmesinin yanı sıra Aile Sağlığı Merkezleri her gün düzenli olarak dezenfekte ediliyor. Berberler ve kuaförlere de bu konuda destek oluyoruz. Sokak hayvanlarını da unutmadık. Veteriner işlerimiz hem bakımlarını hem de beslenmelerini yapıyorlar.

Binlerce erzak paketi

Semt merkezlerinizde maske üretiminiz sürüyor mu? İlk başta biz de ihale yoluyla piyasadan satın aldık ve birinci plan olarak pazaryerlerinde dağıttık. Daha sonra zaman zaman piyasada maske bulma zorluğuyla da karşılaşınca, 16 semt merkezinin dikiş-nakış kurslarındaki bir kısım makineyi, Barış Semt Merkezi’ne topladık. Gönüllü kursiyerlerimizi davet ettik ve maske üretimine baş- ladık. Günde 2 bin civarında üretme kapasitemiz var. Şu an gönüllüye ihtiyacınız var mı? Bu üretimde katkı sunmak isteyenler bize müracaat ederse kapasitemizi artırabiliriz. Bu açıdan güzel olur. Gönüllüler aramıza katılırsa semt merkezlerindeki tüm makineleri kullanabiliriz. Salgın nedeniyle mağdur olan vatandaş için bir çalışmanız, desteğiniz var mı? Sokağa çıkma yasakları nedeniyle ekonomide müthiş bir durgunluk var. Karabağlar’da nüfusumuzun büyük bölümü emeğiyle geçinen insanlar ve çoğunun işyeri kapandı. Durum böyle olunca sosyal destek projelerine ağırlık verdik. Zaten bele- diye olarak geçmişten beri gelen bir sosyal destek kartımız var. Banka kartı mantığında, şu an 2 bine yakın aile bundan yararlanıyor. Toplamda aylık 300 bin lira civarında destek sunuyoruz. Ayrıca şu ana kadar 2 binin üzerinde erzak dağıtıldı ama bize başvuru sayısı 7 binin üzerinde. Daha yeni 3 bin paket aldık, onları dağıtacağız. Bu arada bağış yapmak isteyen yurttaşlarımız da oluyor. Koli bağışı kabul ediyoruz, nakit bağışını etmiyoruz. Yaklaşık bin 500 civarında da bu şekilde destek kolisi geldi, onları da organize ediyoruz.

Metroyla entegre yeni meydan

Bu kriz döneminde temel projeleriniz durdu mu? Yoksa devam ediyor musunuz? Hayat devam ediyor, bizim projelerimiz de devam ediyor. Mesela Kibar Pazaryeri projesi devam ediyor. Virüs önlemlerini de dikkate alarak oradaki düzenlemeyi ona göre yeniden gözden geçireceğiz. Pazaryeri değil sadece; nikah salonu, semt merkezi, taziye evi, otopark içeren bir kompleks ve projeyi 1-2 ay içinde tamamlamış olacağız. Proje, Karabağlar için önemli bir ihtiyacı giderecek. Yıl içinde tamamlanacak Nasreddin Hoca Çocuk Bilim, Kültür ve Sanat Merkezi projemiz var. Limontepe Semt Merkezi bitiyor. Mobilyacılar Odası ile yaptığımız Çıraklık Eğitim Merkezi var. Şu anda kaba inşaat halinde, devam ediyor. Tahsin Yazıcı Kültür Merkezi’miz var. Yüzde 70’i tamamlanmıştı, şimdi yüzde 30’unun ihalesini yaptık. Orayı da bir yıl gibi bir zamanda tamamlayacağız. Büyük bir kültür merkezi olacak. 350 kişilik toplantı salonu, kurs odaları, nikah dairesi, taziye evi... Karabağlar Gençlik Merkezi’nin projelendirmesi bitti. İhaleye çıkılacak. Gençlerimiz için tenis kortu, yüzme havuzu, spor salonları, basketbol sahası, voleybol sahası, koşu parkurları olacak. Bir de meydan projemiz var, hukuk süreci bitmek üzere, bekliyoruz. Projesi hazır, yarışma ile sonuçlandırdık. Metro durağı olmasıyla ilgili projelendirme çalışmalarımızı tamamlayıp Büyükşehir’e ilettik. Plana aldılar. Metronun açılması da Karabağlar’ın modernleşme sürecine büyük katkı sağlayacak. Bahsettiğim tüm projelerimiz engelli vatan- daşlarımıza uygun şekilde dizayn ediliyor. Bu zaten projelerimiz için olmazsa olmaz bir koşul.

Hizmet herkesin ayağına gidecek

Karabağlar Sosyal Etkinlik Merkezi (KARBEM) aracılığıyla ihtiyaç sahibi ailelerin çocuklarına ücretsiz eğitim verdiğinizi biliyoruz. Salgından sonra bu eğitimler devam ediyor mu? Şu an maalesef devam etmiyor. 1500 öğrenciye eğitim sunuyorduk, çok da iyi sonuçlar aldık. Yüzde 90’ların üzerinde sınavlarda başarılı oldu öğrencilerimiz. Bu faydaları gördükçe bizim de motivasyonumuz artıyor. Özellikle semt merkezlerini 58 mahalleye yaymak istiyoruz. Bu sene 20’nin üzerinde semt merkezine ulaşacağız. Karabağlar’da kadınları yaşamın içine katacak ne gibi çalışmalarınız var? Her mahallede en azından bir semt merkezi olsun istiyoruz. Özellikle kadınlar için faydalı olduklarını gördük. Kadınlar daha fazla kullanıyorlar, sahipleniyorlar oraları. Bunun sebebini de araştırdık, çünkü baktık ki oralardaki çoğu kadınımızın başka yere gitme olanakları yok. Kendine yakın bir merkez olduğu zaman orayı kullanıyor. O yüzden hedef herkesin ayağına gitmek, toplumun her kesimiyle iletişim içinde olmak. Temel bakışımız hep böyle. Ayrıca 3-4 mahallenin ortak kullanacağı kültür merkezleri de yapıyoruz. Bunlardan biri de Mimkent olacak. Büyükşehir belediyesi ile ortak projemiz bu, büyük bir merkez olacak. Bu merkezin içinde kreş de var.

Kavacık Üzümü Rakipsiz

Kavacık Üzümü’yle ilgili özel projelerinizin olduğunu biliyoruz. Tarıma destek boyutunda bu konuyu değerlendir misiniz? Biz de tarımsal başlığa koyabileceğimiz Kavacık Köyü var. Şu an orada bağ yolları açılıyor. Bizim temel amaçlarımızdan bir tanesi çiftçinin yanında olmak. Ayrıca meşhur Kavacık Üzümü bizim için de İzmir için de çok önemli, coğrafi işareti alındı. Bundan sonra da o kapsamda çalışmalar devam edecek. Normalde eylül ayında festivalimiz vardı ama tabi bu yıl festival olur mu olmaz mı bir şey diyemiyoruz. Peki, mahsulün bu dönem sıkıntısı olacak mı? Türkiye’nin pek çok yöresinden hasat sıkıntısı yaşandığı haberlerini duyuyoruz. Beklentiniz nedir? Üzümde öyle bir sıkıntı olacağını düşünmüyoruz. Çünkü Kavacık Üzümü bizim kıymetlimiz, sonuna kadar sahip çıkacağız. Ayrıca burada mevsimlik işçi pek yok. Köylü hasadını kendisi yapıyor, alıcılar da hazır. Kavacık Köyü için bir de Kavacık Kentsel Gelişim ve Tasarım projemiz var. Ne yapacağız, köy meydanını, sokaklarını düzenleyeceğiz. Bina cephelerinde düzenlemeler yapacağız. Orayı insanların gittiği zaman görsel olarak rahatlayacakları, oturup çay kahve içecekleri ya da merak edip gidecekleri bir yer haline getireceğiz. Hemen köyün içinde tarihi bir çınar ağacı var, orada kaynak suları var. Oralarda da insanların rahatlıkla gezebilecekleri güzergahlar oluşturacağız. Son festivalde gelen ziyaretçiler, alışveriş rakamı 1.5 milyon civarındaydı. Kavacık turistik bir konsepte gelebilir ama bir yandan da kültürel dokuyu ve var olan yaşam şeklini bozmadan bunları yapmak lazım. Peki Kavacık gibi köylerde genellikle şarap üretimi yapılıyor. Kavacık’ta böyle bir tesis var mı? Biz orada bir kadın kooperatifi kurduk. Kavacık Üzümü şaraba yönelik olarak çok iyi değil, sofralık üzüm, sofralık olarak rakibi yok. Biz de bu yüzden bu konuya ağırlık verdik. Atölye kuruldu, kadınlara eğitim verildi. Lokumu, bisküvisi, üzüm çekirdeği ekstresi, üzüm suyu yapılıyor. Coğrafi işareti de aldıktan sonra büyük mağazalarda satışı da yapılıyor. Bu bizim çok işimize yaradı hatta o bu sefer o kadar çok talep oldu ki “biz bunları nasıl karşılayacağız” der oldular. Köy için önemli bir ekonomik girdi. Kavacık Üzüm Festivali tescilini de yaptık. Tırazlı Köyü var bir de. Orada da ağırlıklı olarak hayvancılık var. Yolların bakımıdır, ihtiyaçlardır iki köyümüze de yetişmeye çalışıyoruz.
koronavirüs karabağlar kavacık muhittin selvitopu nasreddin hoca üzüm

İlginizi Çekebilir

Popeyes'ın, 'Bizim Max Nezaket' dedirten reklam filmi yayında

Popeyes'ın, 'Bizim Max Nezaket' dedirten reklam filmi yayında

Franchise Market Türkiye — 2024-10-18 09:29:00
Nestlé 1927 Ailesinin Yeni Üyesi: Nestlé 1927 Gold Çikolata

Nestlé 1927 Ailesinin Yeni Üyesi: Nestlé 1927 Gold Çikolata

Franchise Market Türkiye — 2024-10-17 13:49:00