Ara
Genel

Uluslararası alanda kabul görmüş franchise ilkeleri

Blog Image
Yazar: Barış Kaşka 08 Temmuz 2025

Franchising; bir mal, hizmet veya know-how içeren bir üretim modelini, teknolojiyi pazarlama yöntemidir. Bu yöntem; dünyada gıdadan otomotive, otomotivden bilgisayara, bilgisayardan eğitime yaklaşık altmışa yakın iş kolunda yüz yıla yakın süreden beri uygulanan satış ve pazarlama sistemidir. Bu denli büyük bir ekosistemi bünyesinde barındıran bu sistem, birçok ülke tarafından kendi ticaret kanunları veya genel anlamda yasaları ile koruma altına alınmıştır. Bu ülkeler daha çok İngiltere, Amerika, Avustralya gibi Anglo-Sakson kökenli ülkelerdir. Diğer yandan, başka ülkeler ve uluslararası birlikler, dünyada kabul görmüş franchising ilkelerinden yola çıkarak bunu kendi çatı dernekleri üzerinden zorunlu unsur olarak uygulatmaya çalışmaktadırlar. Örneğin açıklık ilkesi, Amerika Birleşik Devletleri’nde U.F.O.C (Uniform Franchise Offering Circular) belgesi zorunluluk haline getirilirken, Avrupa Birliği’nde EFF (European Frnachise Federation ) dürüstlük ilkesinin franchise sektöründe hayata geçirilmesine önem vermektedir. 
Önceki yazılarımızda defaatle belirttiğimiz gibi, Türk Franchise ekosistemi de ekonomik büyüklük açısından hayli hatırı sayılır bir seviyeye ulaşmıştır. Türk franchise sektörü, özellikle gıda, teknoloji, eğitim ve son yıllarda artan interaktif perakende deneyimleri ile her yıl %10 büyümektedir. 2024 verileri ile sektörün toplam 50 milyar dolarlık bir ticaret hacmine ulaştığı kabul edilmektedir. Böylesi bir alanın Türk yasal mevzuat sınırları içerisine dahil edilmemiş olması, gerçekten sektör açısından büyük bir kayıptır. Elbette sektör bazında ortaya çıkan ihtilaflar, Türk mahkemeleri tarafından Borçlar Kanunu ve Türk Ticaret Kanunu genel ve özel hükümleri tarafından korunmaya çalışılmaktadır ancak özellikle franchise alanın daha işin başında tüketici haklarında gördüğümüz koruma maddelerine ve yasayla ortaya koyulmuş ilkelere sahip olmaması, ne yazık ki sektöre zarar veren bir husustur. 

Diğer yandan, Türkiye’de franchise sektöründe faaliyet gösteren ve 1995 yılında kurulan UFRAD (Ulusal Franchise Derneği), yukarıda bahsetmiş olduğumuz ülkesel ve birliksel ilkeleri kendi tüzüğüne almış ve derneğe üye olan işletmelere bu ilkelere uyulmasını da tavsiye etmiştir. Ne var ki bu ilkeler tavsiye niteliğinde olup bağlayıcılıkları bulunmamaktadır. UFRAD’ın açıklık ilkeleri şunlardır : 

“...Franchise veren hakkında detaylı bilgiler, franchise sisteminin detaylı tanımı, 
Franchise veren işletmenin yönetim kurulu üyelerinin detaylı CV’leri ile tecrübelerinin paylaşılması ve özellikle franchise veren firma tarafından 10 yıldan beri sürmekte olan hukuki davaları, işletmenin veya işletme yöneticilerinin iflas veya konkordato hakkında bilgilerin franchise alan ile paylaşılması...” Görüldüğü gibi, açıklık ilkelerinde öncelikle franchise veren firmanın, alan tarafa tüm ve tam bilgi ve kayıtlarını açmasını, ortaya koymasını tavsiye etmektedir. Yine açıklık ilkelerinde franchise verenin mali bilgilerine, yıllık bilançolarına , ödenmiş vergilerle ilgili bilgilerin karşı tarafa verilmesi ve bununla birlikte franchise verenin halihazırda kaç tane işletmesi olduğu, son yıllarda kaç tanesinin feshedildiği, yenilendiği gibi yine önemli mali verilerinin paylaşılması da tavsiye edilmektedir. Bununla birlikte UFRAD, franchise sisteminin yine çok önemli unsurlarından olan fikri mülkiyet hakları hususunda da franchise verenin tescile sahip olduğu; tüm ticari marka, logo, patent, faydalı model gibi unsurlarla ilgili franchise alana bilgi verilmesi gerektiğini tavsiye etmektedir. Yine açıklık ilkelerinde franchise verenin çok net olarak giriş bedelini, kullanım bedelini, reklam fonunu ve bunun gibi hususların da sözleşmenin başlangıcında karşı tarafa iletmesini tavsiye etmektedir. Gerçekten de bu ilkelere bakıldığında, ilkelerin franchise alanı korumaya dönük ilkeler olduğunu rahatlıkla anlamaktayız. 

UFRAD’ın kabul ettiği dürüstlük ilkeleri ise özellikle kendini franchise sözleşmesinin oluşturulmasında göstermektedir. Dürüstlük ilkesine göre franchising sözleşmesi, taraflarca imza altına alınmalı, sözleşme kurulurken ülke hukukundaki düzenlemelere, Avrupa Birliği Hukukuna ve UFRAD’ın belirlemiş olduğu açıklık ve dürüstlük ilkelerine uygun olmalıdır. Sözleşme son derece net olmalı, belirsizliğe yer vermeden tarafların karşılıklı yükümlülüklerini ve sorumluluklarını belirlemelidir. Kısaca bunlar; tarafların birbirlerine karşı hak ve ödevleri, sisteme konu olan mal ve hizmetlerin neler olduğu, franchise alanın yapacağı ödemelerin şartları, anlaşma süresinin ilk yatırımı geri döndürecek denli makul bir süreye sahip olması, sözleşmenin yenilenme şartları, fikri mülkiyet hakları ile ilgili hususların sözleşmede net olarak belirtilmesi, franchise sisteminin yeni ve değişen yöntemlere uygun olup olmadığı , olacak ise nasıl olacağının sözleşmede belirtilmesi ve son olarak sözleşmenin sona erme şartlarının yani fesih hükümlerinin yer almasıdır. Görüldüğü gibi, açıklık ve dürüstlük ilkeleri aslında tam olarak uygulandığında, Türk franchise sisteminin çok daha kısa sürede büyüyeceği rahatlıkla anlaşılmaktadır. İşte bundan dolayı UFRAD’ın tavsiye niteliğinde oluşturduğu ilkelerin Türk yasa koyucusu tarafından da en kısa sürede yasal bir zorunluluk haline getirilmesini, bu sektöre inananlar olarak arzu etmekteyiz. 

franchising yatırım marka sözleşme ihracat perakende ticaret girişim büyüme şeffaflık sistem denetim dürüstlük mevzuat UFRAD

İlginizi Çekebilir

Dijital Çağ Uykumuzu da Duruşumuzu da Etkiliyor!

Dijital Çağ Uykumuzu da Duruşumuzu da Etkiliyor!

Franchise Market Türkiye — 2025-08-10 11:50:00
Lila Kağıt'ın Erzurum tesisinde istihdam başladı

Lila Kağıt'ın Erzurum tesisinde istihdam başladı

Franchise Market Türkiye — 2025-08-05 09:36:00