İş Dünyasının Tepesi Ekonomi Profesörü ile Türkiye Konjektörünü Değerlendirdi
PLAT Özel Markalı Ürünler Sanayicileri ve Tedarikçileri Derneği, PLAT Talks etkinliklerinin ikincisinde İstanbul Topkapı Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Emre Alkin ve ünlü komedyen Ceyhun Yılmaz’ı ağırladı. Yeni normalde kurumların izlemesi gereken yol haritasını paylaşan Prof. Dr. Emre Alkin, “Şirketleriniz sizlerin değil memleketimizindir.” diyerek iş insanların işleriyle ilgili harcamaları önceliklendirmeleri gerektiğini vurguladı. Ceyhun Yılmaz ise etkinliğe katılanlara eğlenceli dakikalar yaşattı.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan Ağustos ayı verilerine göre yıllık enflasyon 79,60’tan yüzde 80,21’e yükselerek 24 yılın zirvesini yeniledi. Enflasyonun el freni konumunda olan özel markalı ürünler sektörünün gelişimi ve sorunlarının çözümü için çalışmalarını sürdüren PLAT Özel Markalı Ürünler Sanayicileri ve Tedarikçileri Derneği’nin ikincisini düzenlediği PLAT Talks etkinliğinde dernek üyeleri ve sektörün çok sayıda önde gelen ismi buluştu.
22 Eylül Perşembe günü İstanbul-Kurtköy’de bulunan Crowne Plaza’da düzenlenen etkinliğin ilk bölümünde sektör temsilcilerine seslenen Prof. Dr. Emre Alkin, küresel piyasalardaki son durumu, beklentileri ve önümüzdeki dönem için merak edilen konuları yanıtladı.
“ŞİRKETLERİNİZ SİZLERİN DEĞİL MEMLEKETİMİZİNDİR”
“İşinizle alakalı harcamalarınızı önceliklendirmeniz gerekiyor.” diyen Prof. Dr. Alkin, “Gereksiz harcamalardan kaçınmanın ve nitelikli personelin önemini pandemi döneminde bir kez daha gördük. İş insanlarımız 4 tane üretim fonksiyonlarından bir tanesidir. Bu 4 üretim fonksiyonu ise emek, sermaye, toprak ve müteşebbistir. Toprak vatanımız, emek vatandaşımız, sermaye ise hepimizindir. Şirketleriniz sizlerin değil memleketimizindir. Dolayısıyla bu noktaları göz önüne alarak hareket etmemiz gerekiyor” dedi.
KURUMLARIN İZLEMESİ GEREKEN YOL HARİTASINI PAYLAŞTI
Savaşlar, pandemiler ya da beklenmeyen durumların küresel olarak her zaman yaşanabileceğini belirten Prof. Dr. Alkin, açıklamasının devamında şu ifadelere yer verdi:
“Çözüme odaklanmamız gerekiyor. Çalışanlarınız ile birlikte sorunları paylaşın, çözüm yolunu birlikte arayın. Direnci artırın. Çünkü bir başka vaka olduğunda şirketi ayakta tutacak prensiplerin çoktan hazırlanmış olması gerekiyor. İşe dönüşü planlayacağız. ‘Aynı performansı tekrar nasıl yakalarız?’ sorusunu harekete geçirerek iş verimliliğinde performansı artırmaya çabalayacağız. Yeni normali öngöreceğiz.
“KÜÇÜKSENİZ DİNAMİK, BÜYÜKSENİZ AHLAKLI OLACAKSINIZ”
Yeni normal eski normalden farklı. Yeterince büyükseniz piyasaya şekil veririsiniz ama küçükseniz piyasaya göre şekil almak zorundasınız. Eğer küçükseniz dinamik olacaksınız, eğer büyükseniz ahlaklı olacaksınız.”
GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK’ÜN AÇIKLAMASINA VURGU YAPTI
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün 1923 yılındaki İzmir İktisat Kongresi’ndeki açıklamasına da yer veren Prof. Dr. Alkin, “Atatürk demiş ki: ‘Bakınız efendiler. Şahsi menfaatler ekseriyetle toplum menfaatlerinin önüne getirilir. Doğrudur. Ama şahsi menfaatler rekabet içerisinde kalmalıdır. Ancak toplumun bütün sorunlarını, piyasanın bütün sorunlarını şahsi menfaatlerden kurulmuş rekabet ortamını çözeceğini düşünüyorsanız bu gaflettir. Bundan dolayı devletin düzenleyici otorite olarak ortaya çıkması doğaldır. Ancak bu vazifeyi yaparken piyasa kurallarına saygı duyulması gerekir. Nihayetinde hiçbir devlet ferdinin önüne geçemez.’ Sene 1923. Daha Cumhuriyet ilan edilmemiş. Lozan görüşmeleri askıda Atatürk bunları söylemiş. Dolayısıyla anlıyoruz ki Cumhuriyet’in temelleri sağlamdır.” şeklinde sözlerini noktaladı.
CEYHUN YILMAZ UYARDI: TELEFON BAĞIMLILIĞININ YAŞI 3’E DÜŞTÜ
Prof Dr. Emre Alkin’in ardından mikrofonu eline alan ünlü komedyen Ceyhun Yılmaz ise iş insanlarına eğlenceli dakikalar yaşattı. Eğlendirirken aynı zamanda düşündüren Ceyhun Yılmaz, sosyal medya bağımlılığı konusunda hepimizin birer anne ve baba olduğunu da göz önüne alarak telefon bağımlılığının yaşının 3’e kadar düştüğünü belirterek dinleyicileri uyardı.
Etkinlik, PLAT Derneği Başkanı M. İmer ÖZER’in günün anısına yönelik olarak tüm katılımcıları sahneye davet etmesi ve aile fotoğrafının çekilmesiyle son buldu.