Ara
Genel

Bir Satış Yöntemi Olmanın Çok Ötesinde: Aşamaları ve Amaçlarıyla Yeşil Pazarlama

21 Mayıs 2021 — Yazar: Franchise Market Türkiye
Eskiden ihtiyaçlarımızı karşılamak için yaptığımız alışverişlerde ve ürün değerlendirmelerinde ‘’Fiyatı nedir, yeterince kaliteli mi, ihtiyacım olan özelliklere sahip mi?’’ gibi sorular soruyorduk. Ancak artık tüketim gündeminin soruları küresel ısınmadan nesli tükenen hayvanlara, artan çevresel kirlilikten doğanın korunmasına kadar pek çok etmende şekilleniyor ve Z kuşağının farklı değer yargılarının yanı sıra tüketim bilincinin şekillenmesiyle de artık ürün değerlendirme soruları ‘’Sıfır atık mı, geri dönüştürülebilir mi, organik mi?’’ gibi farklı bir yolda şekilleniyor. Şirketlerin güncel pazarlama stratejilerine olan bakış açılarını tamamen ve hızla değiştiren taleplerle birlikte ortaya çıkan yeni kavramlardan ‘’yeşil pazarlama’’ bugün incelememiz altında. Son dönemin hem en popüler hem de en başarılı pazarlama konseptlerinden biri olan yeşil pazarlama, aslında yalnızca pazarlayıcı bir tutumdan ibaret değil. Öyle ki pazarlama anına kadar sunulanların haricinde ambalaj gibi satış sonrasıyla ilişkili aşamalarda da çevreci bir yöntem izlenmesine dayanan bu konsept, bu geniş kültürün ne kadar çok yönlü kapsayıcılığa sahip olduğunun göstergesi. Ekolojik pazarlama gibi adlarla da anılan yeşil pazarlama, tüm ürünlerin sürdürülebilirlik, çevre koruyuculuğu gibi ilkelere dayanan şekilde üretilmesini ve pazarlanmasını kapsarken, bu pazarlamacılık ürünlerin ham malzemelerinden ambalajlarına kadar geniş bir yelpazede karşımıza çıkmakta. Yeni olduğu sanılsa da aslında Amerika Pazarlama Birliği’nin 1975’te düzenlediği ekolojik pazarlama konulu seminerde gündeme gelmesiyle ilk defa dikkatleri çekmiş ve literatüre böylece girişini yapmış olan yeşil pazarlama, yalnızca bir pazarlamacılık yöntemi olarak değil, markaları olumlu, güvenilir ve prestijli bir imaja sahip olma konusunda da son derece ilgilendiren strateji oluyor. Her ne kadar çıkış noktası toplumsal pazarlama gereçleri olsa da günümüzde pek çok şirketin kendi pazarındaki konumunu ve rekabet gücünü belirleme etkisine sahip olmasıyla tanınan yeşil pazarlama, bazı şirketler için daha çok satış, bazı şirketler için daha düşük bir maliyet anlamına gelebiliyor. Yeşil Pazarlamanın 4 Aşaması Önemli yatırımları ve ciddi operasyonel değişimleri gerekli kılan ve bu nedenle herhangi bir hamleden önce mantığının iyi şekilde kavranmış olmasını gerektiren yeşil pazarlamanın uyarlanabilirlik adımları şu şekilde:
  • Yeşil hedefleme: Çevreci değerlere sahip bilinçli tüketicilere yönelik çevre dostu veya organik üretim yeşil ürünleri tasarlamak ve işlemek
  • Yeşil strateji: Saha veya şirket içi çalışmalarda enerji verimliliğini arttırarak daha az yakıt kullanmak
  • Yeşil ürün: Tüm üretim basamaklarında sürdürülebilirliğe, dönüştürülebilirliğe ve zararsızlığa dikkat edilen ürünler
  • Sosyal sorumluluk: Kültürel etmenler çerçevesinde gerekli toplumsal bilinci uyandırmaya yönelik çalışmalar
Sonuç olarak; doğal dengeyi korumak, sınırlı kaynakları en iyi şekilde değerlendirebilmek, enerji tüketiminde ve kirlilikte minimumu, toplumsal bilinçlilik ve geri dönüşümde maksimumu hedeflemek gibi son derece anlamlı ve değerli amaçlara hizmet eden yeşil pazarlamanın, ekolojik dengede rol almak kadar verimli ve düşük maliyetli bir üretim ağı ile duyarlı bir şirket profiline sahip olmada da etkileri yadsınamaz.    
Satış strateji pazarlama

İlginizi Çekebilir