Ara
Genel

12 Trilyon Dolarlık Sendrom: Cam Tavan

Blog Image
Yazar: Franchise Market Türkiye 22 Mart 2019
İlk kez 1986 yılında Wall Street Journal’ın şirketlerde kadınların yönetici olmalarını engelleyen etmenleri ifade ederken kullandığı “cam tavan” terimi, bu araştırmadan ancak 5 yıl sonra resmî belgelerde yerini almaya başlandı. İlk resmi kullanımı ise 1991 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nde Sivil Haklar Yasası kapsamında oluşturulan komisyonun hazırladığı raporda, kadın ve azınlıkların iş yaşamında karşılaştıkları engellerden bahsederken kullanıldı. Önceleri sadece kadınların yönetici olamamasını, iş yaşamında yükselememesini ifade eden bu terim, günümüz toplumunun, özellikle de iş yaşamının en büyük problemlerinden biri halini almış durumda. Üstelik cam tavan sendromu artık sadece kadınlara yönelik olmaktan da çıkmış durumda. Bir süredir dezavantajlı gruplar olarak da söylenebilecek azınlıkları, farklı cinsel tercihi olanları ve yaşlıları da kapsayan bu terim için bir an önce önlemler alınmalı. Yapılan araştırmalar cam tavan sendromunun psikolojik boyutlarını ciddi oranda anlaşılır kılıyorlar. Pire Deneyi ise bu araştırmalar arasındaki en önemlilerinden… Bilim insanları, pirelerin kendi boyutlarının defalarca kat fazlasına zıplayabildiklerini fark ettiklerinde pireleri bazı deneylerde kullanmaya başladılar. Bahsettiğimiz deney ise iki aşamadan oluşuyor. Bilim insanları birinci aşamada pireleri, 30 cm yüksekliğinde ve metal tabanlı cam bir fanusa koyuluyorlar. Bir süre sonra pirelerin bulunduğu bu metal taban ısıtılmaya başlıyor. Isıdan rahatsız olan pireler de zıplamaya başlarlar ancak 30 cm yüksekliğe erişince fanusun tavanına çarpıp düşüyorlar. Ancak zemin sıcak olduğundan sürekli zıplamaya devam ediyorlar ve her defasında da cam fanusun tavanına çarpıyorlar. Bir süre böyle devam ettikten sonra deneyin ikinci aşamasına geçiliyor ve bu sefer fanusun tavanındaki cam kaldırılıyor. Zemin tekrar ısıtılıyor ve pireler tekrar zıplamaya başlıyorlar. Ancak bu sefer bir fark vardır! Pireler artık 30 cm yüksekliğinde zıplamıyorlar ve az önce cam tavanın olduğu yere gelip geri düşüyorlar. Halbuki artık üzerlerinde cam bir tavan yoktur. İsterlerse çok daha yukarılara zıplayabilirler ama kafalarını cama vura vura öyle bir koşullanmışlardır ki bir süre sonra vazgeçerler… Tıpkı ileriye dönük her adım attıklarında kısıtlanan dezavantajlı gruplar ve kadınlarda olduğu gibi, engel artık fiziksel değil zihinseldir… Dünya Bankası desteğiyle Türkiye’de yapılan araştırmalar gösteriyor ki; kadınlarımız iş hayatında en çok sağlık, finans ve eğitim sektörlerinde yer alıyorlar. Bu sektörlerde kadınlar yüzde 50’den fazla oranda birbirinden farklı görevlerde çalışıyorken; aynı sektörde kadın yöneticilerin oranı erkek yöneticilere göre yüzde 10’lara düşüyor. Bu verilerden elde edilen sonuçlar, cam tavanın maalesef Türkiye’nin de ciddi bir problemi olduğunu ortaya çıkarıyor. Halbuki, eğer Türkiye’de kadınların iş gücüne katılım oranı bu konuda bir otorite sayılan İktisadi İşbirliği ve Gelişme Teşkilatı ortalamasına çıkartılırsa Türkiye’nin ekonomik büyümesi yüzde 1 oranında yükselebilir. Dünyanın ilk yönetim danışmanlık şirketi olan, Amerikalı uluslararası yönetim danışmanlık şirketi McKinsey & Company, kadın erkek eşitliğinin küresel ekonomiye 12 trilyon Dolar’ın üzerinde katkı sağlayabileceğini öngörüyor. Dünya ekonomisinin toplam değerinin 73.7 trilyon Dolar olduğunu göz önünde bulundurursak, 12 trilyon Dolar çok ciddi bir rakam. Bu yüzden hem toplumsal hem de ekonomik refahımız için Türkiye olarak kadın erkek eşitliği yönünde verimli adımlar atmalı ve ivmeyi yukarı doğru hızlandırmalıyız.
Cam tavan Sendrom

İlginizi Çekebilir

MediaMarkt'ın 'Global Dijital Birimi' bir Türk kadın lidere emanet

MediaMarkt'ın 'Global Dijital Birimi' bir Türk kadın lidere emanet

Franchise Market Türkiye — 2024-11-24 14:29:00
Divan Grubu başarılarını ödülle taçlandırdı

Divan Grubu başarılarını ödülle taçlandırdı

Franchise Market Türkiye — 2024-11-24 13:57:00